Anadolu Siyasi Tarihinde Denge ve Denetleme Tartışmaları

Anadolu Siyasi Tarihinde Denge ve Denetleme Tartışmaları kitabımızla, herkesi bu toprakların geçmişine ve bugününe ilişkin yeni bir sorgulamaya davet ediyoruz. ‘Kralları, imparatorları, sultanları yetkilerini sınırlamaya mecbur bırakan neydi’ sorusuna sadece tarih biliminin bir uğraşı olarak değil, aynı zamanda bugünün siyasi ve toplumsal sıkışmışlıklarını daha iyi anlamanın bir aracı olarak bakıp yanıt arıyoruz.

Türkiye’de demokrasiye ilişkin tartışmalarda “denge ve denetleme mekanizmaları”, “kuvvetler ayrılığı”, “yetkilerin sınırlanması”, “hukukun üstünlüğü” gibi kavramları sıkça duyuyoruz. Seçim meydanlarında,  Meclis kürsüsünde ve medyada her gün kullanılan bu kavramlar, kimilerinin iddia ettiği gibi “ithal” kavramlar mı? Bu topraklarda, bu kavramların hiç mi evveliyatı yoktu?

Üç yüze yakın sivil toplum kuruluşunu aktif vatandaşlık ve ortak yaşam bilincinin geliştiği, denge ve denetleme mekanizmalarıyla güçlendirilmiş olgun bir demokrasi hedefiyle bir araya getiren Denge ve Denetleme Ağı olarak, bu çalışmamızla bu sorulara ilişkin farklı bir bakış açısı sunmaya çalışıyoruz.

Bilim insanlarının katkılarıyla hazırladığımız “Anadolu Siyasal Tarihinde Denge ve Denetleme Tartışmaları: Hitit, Bizans ve Osmanlı Devletlerinde İktidarın Kısıtlanması, Yönetimsel Gelenekler ve Toplum-Devlet İlişkileri” başlıklı çalışma, denge ve denetleme kavramından yola çıkarak, bu toprakların geçmişine yeni bir perspektifle bakma çağrısında bulunuyor.

Kitap haline getirilen çalışma, günümüz demokrasilerinde denge ve denetleme adı verilen kavramla ifade edilen mekanizmaların, Anadolu’nun belirli tarihsel dönemlerinde karşılaştığımız devlet yapılarına ve toplumsal koşullara uygulanarak tartışılmasını hedefliyor.

“Osmanlı’nın son yüzyılı ve daha çok Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması ile bağdaştırılan denge ve denetleme, bu tarihlerden önce Anadolu’ya yabancı mıydı?” sorusuna yanıt arıyor.

Anadolu’da kralları, imparatorları, sultanları yetkilerini sınırlamaya iten mekanizmalar nelerdi?
Hititlerin Pankuş’u ve Yaşlılar Meclisi, Antik çağda Ege kıyılarında toplanan şehir meclisleri neydi?
Modern hukuk sisteminin temeli kabul edilen Roma hukuku, son şeklini aldığı İstanbul’da ve Anadolu’da hiç mi iz bırakmamıştı?
Osmanlılar döneminde, imparatorluk ile hüküm sürdüğü geniş toprakların yerel dinamikleri arasındaki denge hangi mekanizmalarla kurulmuştu?
Ahiler, Seyyidler, Sufiler gibi gruplar,  âyan, ulema ve yeniçeriler, siyasi ve toplumsal süreçleri nasıl etkilemişlerdi?
Çalışma, tüm bu sorulara salt tarih biliminin bir uğraşı olarak yanıt aramak yerine, çelişkileriyle birlikte bu birikim üzerinden bugünün siyasi ve toplumsal sorunlarına da bir yanıt aramaya çağrı yapıyor.

Farklı düşünüyoruz, bir arada çözüyoruz!
BİZE KATILIN